Evlilik birliğinin mahkeme kararı ile sona ermesi durumunda, evlilik süresinde edinilmiş malların eşit bir şekilde paylaşılması gerekmektedir. 4721 Sayılı Medeni Kanunca, her eş diğer eşin evlilik süresince edinilen malların yarısında değerince söz hakkına sahiptir. Boşanma davasında mal paylaşımı davası ayrı olarak açılmaktadır. Mal paylaşımı davası boşanma davası ile birlikte açılmaktadır, aynı anda açılabilir fakat ayrı davalardır. Edinilmiş mallara eşlerin katılma hakkı, eşler mal sözleşmesi ile başka bir mal rejimi belirlenmediğinde, evlenme anı ile birlikte başlamaktadır. Mal paylaşımı davası, boşanma davası ile ayrı olarak fakat aynı anda açıldığı durumlarda; önce boşanma davası için karar verilmesi beklenir, bu durum bir bekletici meseledir. Boşanma davası kesinleştikten sonra mal paylaşımı davası için karar beklenir ve o dava görülür.
Boşanma Mal Paylaşımı
Boşanma sürecinin en sancılı geçen dönemi boşanma davasında mal paylaşımı davası dönemidir. Bu sürecin sizin için daha az sancılı geçmesi adına avukatlık hizmeti vermekteyiz. Boşanma esnasında mal paylaşımı büyük bir sorundur eşler kendi aralarında bir anlaşmaya varamadıkları sürece bu sorunun çözümü için mahkemelere başvurulur. Mahkemelere taşınan bu süreçte mal rejiminin incelenmesi önem arz etmektedir. Eski kanun içerisinde, özellikle çalışmayan kadınların sahip olunan mallarda hiç bir söz hakkı yok iken yeni kanunda böyle bir durum geçerli değildir. Anlaşmalı boşanmada mal rejimi yasal mal rejimine göre düzenlenmektedir. Yasal mal rejimi kapsamına girmeyen mallar, kişisel mal olarak kabul edilmektedirler. Boşanmada mal paylaşımı sürecinin nasıl ve ne şekilde ilerleyeceği 4787 sayılı kanun ve M.K madde 214. ile çerçevelenmiştir. Anlaşmalı Boşanma davalarında mal paylaşımı ayrı bir davaya gerek kalmaksızın karşılıklı anlaşmalar şeklinde gerçekleşebilir. Fakat çekişmeli boşanma davası için aynı durum geçerli değildir, boşanma davası ile sadece çeyiz, kişinin ziyneti, alacağı nafaka ve tazminatın konusu belirlenir.
Boşanma Davasında Mal Paylaşımı
Boşanma süresince en çok merak edilen ve araştırılan konu olan mal paylaşımı davası; üç talebin gerçekleşmesi ile tamamlanır. Bunlar; katılma alacağı, katkı alacağı, değer artış payı alacağıdır. Boşanma davasında mal paylaşımı evlilik içerisinde edinilmiş malların paylaşılmasına dayanır ve evlilik öncesi mal varlığı ile ilgili bir süreç değildir. Evlilik birliği içerisinde mal paylaşımı çoğunlukla kural olarak yarı yarıya bir paylaşımdır fakat bu durumun istisna olduğu durumlar bulunmaktadır. Boşanma davasında mal paylaşımı davası zor ve teferruatlı bir süreçtir. Eşler boşanmada mal paylaşımı esnasında kişisel mallarını geri almaktadır ve paylaşıma dahil değildir. Bu mallar sıralanacak olursa; miras yoluyla veya herhangi bir karşılıksız kazanma ile elde edilmiş mallar, eşlerin üçüncü kişilerden alacağı manevi tazminatlar, eşlerden yalnızca birinin kişisel kullanımında olan mallardır.
Mal Ayrılığı Rejimi
Eşlerin kendi malları ve borçlarından sorumlu oldukları bir ayrılık gerçekleşmesi halinde paylaşımın söz konusu olmaması mal ayrılığı rejimi olarak adlandırılır. Mal ayrılığı rejimi paylaşma esaslarına dayanmamaktadır. Bir malın kendisine ait olduğunu iddia eden eşlerden biri, bunu ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu belirlenemeyen mallar paylı mülkiyet olarak sayılacaktır.
Boşanmada Mal Kaçırma
Kişiler için zorlu bir süreç olan dava süresinde veya dava öncesinde en çok karşılaşılan durum boşanmada mal kaçırma durumudur. Mal rejimi hükümleri gereğince yapacakları mal paylaşımında bir eşin daha az pay alması amacıyla, taşınır ve taşınmaz malları ucuza elden çıkarılması, bağışlanması, muvazaalı satış ve hileli satış sözleşmeleri yapılması boşanmada mal kaçırma şeklinin Medeni Kanunda karşılığıdır. Eşi tarafından mal kaçırma ihtimali olduğunu düşünen eş mallar üzerinde tasarruf hakkını kısıtlamak amacıyla mahkemeye başvurabilir.